KETOJENİK DİYET GERÇEKLERİ

Ketojenik diyet; yüksek yağ, düşük karbonhidrat, orta derecede protein içeren bir diyettir. Diyette yağ oranı %80 ve üstü iken günlük karbonhidrat alımında 50 gramın üstüne çıkılmaz. Vücudun keton olarak bilinen enerji kaynağını kullanması ile yağ yakımının arttırılması hedeflenir.
Problem nerede başlıyor?
Yağ depolarında üretilen keton cisimlerinin kullanılması, başta kilo vermeyi teşvik ettiği için yaşam kalitesini düşürücü, sağlığını riske sokucu olabilir. Ketojenik diyette enerji kaynağı olarak kullanılan ketonlar yüksek oranda asidiktir ve vücutta uzun süre üretildiğinde kan ve idrarda “ketoasidoz” oluşumuna neden olabilir. Kanımızın bileşeni dengede olmadığında kalp, böbrek, kemik sağlığı ve merkezi sinir sistemi başta olmak üzere tüm vücut bileşenlerin için riskler başlar. Unutma, beynin çalışmak için birincil enerji kaynağı olarak glikozu tercih etmeye programlanmıştır. Glikoz yerine keton cisimlerini koymak, bilinç bulanıklığına sebep olabilir.
Peki potansiyel yararı yok mu? Var! Çocuklarda epilepsi nöbetlerinde azaltıcı etkisi kanıtlanmıştır. Yetişkinlerde nöbet vakalarını azaltıcı etkisini kanıtlayan çalışmalarda bulunmuştur. Gördüğün gibi nörolojik hastalıklarda kullanılmakta olan bu diyet belli bir hastalığı tedavi etmek için kullanılıyor.
Potansiyel Riskler?
• Kan yağlarını dengeleyici olduğunu gösteren kısa dönem çalışmalar olsa da bu çalışmalar tamamen güvenilir ve uzun dönem değildir. Diğer taraftan kan kolesterol düzeyini yükseltici etkisini gösteren çalışmalar mevcut.
• Keton artışına bağlı asidite kaynaklı böbrek taşı oluşum riski
• Aşırı kalsiyum atımına bağlı osteoporoz riski
• Meyve ve sebze, tam tahıllar gibi liften zengin besinlerin alımındaki azalmaya bağlı kabızlık
• Karbonhidrat alımındaki ciddi azalmaya bağlı duygu durumunda dalgalanma
• Kısıtlı diyet içeriğine bağlı sosyalleşmede azalma
Keto-gribi hiç duydun mu? Düşük karbonhidratlı diyete başlayan insanların sıklıkla karşılaştığı grip benzeri belirtiler göstermektedir. Vücudun enerji kaynağını değiştirememesinden kaynaklanır. Yorgunluk, baş dönmesi, odaklanmada zorluk, mide bulantısı, gerginlik, mide krampları gibi belirtileri var. Ketojenik diyetin ilk haftalarında bu duruma sıklıkla rastlanmaktadır. İlk haftalarda kötü nefes kokusu ve şiddetli baş ağrısı da sık görülen semptomlar arasında yer alıyor unutma!
#formeodiyetisyenleri bildiriyor! Epilepsi hastaları sık nöbet geçiren bireyler için ketojenik diyet bir tedavi yöntemidir. Bu tür vakalarda bir diyetisyen gözetiminde, gerekli multivitamin alımının da takibi ile uygulanabilir.
Ancak ketonejik diyet hayvansal besin kaynaklı tüketimin fazlalığı, meyve ve sebze tüketimi başta olmak üzere vitamin, mineral, antioksidan içeriği yüksek besinlerin az tüketimi, sürdürülebilir olmayışı da göz önüne alındığında kilo verme diyeti olarak önerilmemektedir. Bu kısıtlayıcı diyet, genel olarak yetersiz beslenme ve olumsuz sağlık durumuyla sonuçlanan, tüm besin gruplarını içermemesi nedeniyle uzun vadede izlenebilecek sürdürülebilir bir yaşam tarzı değildir.
Bunun yerine, meyveler, sebzeler, baklagiller, tam tahıllar, proteinler ve sağlıklı yağlardan zengin, fiziksel aktivitenin yeterli olduğu, suyun tüm gün seninle olduğu doya doya bir yaşamı benimsemeni öneriyoruz.